Kızıl (Tamer GÜLERYÜZ) “yükselmek için gökyüzüne önce kök salmalısın” zırdelinin sözleri mıh gibi aklımda... Devamını oku... Susmanın ve Konuşmanın Mevsimi (Feyziye ALPER) Hava sıcaklığı mevsim normallerinde seyrediyor. Ağustos. Her şeyin sustuğu, sıcağa teslim olduğu bir öğleden sonra... Devamını oku... Dersimiz Edebiyat (Hülya SOYŞEKERCİ) Yaşadığımız çağda teknolojinin getirdiği olanaklar sonucu, ‘bilgi’nin yerini ‘enformasyon’ almaya başlamış; bu değişme olgusu giderek daha etkin... Devamını oku... Bozuk Çikolata (Mehmet Fırat PÜRSELİM) Kafam demirlere iyice sıkışmıştı, kendimi bir türlü kurtaramıyordum. Pencerenin demirlerine nasıl soktuysam kafamı, bir türlü çıkartamıyordum... Devamını oku... Roma (Tümay ÇOBANOĞLU) İspanyol Merdivenleri’ne gel altın ayakkabılarınla Oturalım ve bakalım kavuniçi ışıklara, çiçekler... Devamını oku... Metinler ve Kusurlar (Hasan Ali TOPTAŞ) Bir metnin içinde yürümeye başladığımda, çoğu zaman bir kusur bulmayı değil, bir kusurla karşılaşmayı arzu ederim. Kusur bulmak oldukça kolaydır... Devamını oku... Yamyam Şiiri (Sina AKYOL) Sakın umma! Korkunç- korkunç- korkunç- tur ummak... Devamını oku... Suda Bulanık Oyunlar (Fulya BAYRAKTAR) "Yalnızca yakınıyorum. En iyisi siz beni silin. Tarık diye biri hiç olmadı, yaşamadı, acı çekmedi, fuhuş filmleri izlemedi, deyin ve benimle daha çok uğraşmayın... Devamını oku... Eller (Esengül KUTKAN) Bu nedenle ayrılamazdı ki! Ne de sevmişti onu... Al basmış yüzünde hepten çakırlaşmış gözleriyle tarlada, bayırda nasıl da koşardı peşinden... Devamını oku... Kırmızı Eldivenler (Elif SARI) Akşam oluyor, sokaklardayım hala… Bütün gün dolandım başıboş, tıpkı bir serseri gibi. Oturacak bir yer yoktu parasız, parklara yürüdüm ben de... Devamını oku... « First‹ Previous7891011Next ›